skip to main | skip to sidebar
Fotoğrafım
fortunato
aslında..
Profilimin tamamını görüntüle

...
Çömlekçi söyle bana,
nasıl bulunur gizli bir liman,
insan kendinden bunca korkarsa
...


Mazi

  • ► 2012 (4)
    • ► Ekim (1)
    • ► Ağustos (1)
    • ► Temmuz (1)
    • ► Şubat (1)
  • ▼ 2011 (19)
    • ► Temmuz (4)
    • ► Haziran (2)
    • ► Mayıs (3)
    • ► Nisan (2)
    • ▼ Mart (3)
      • Senin gibi..
      • Hiç aklımda yokken..
      • Sen bilirsin aslında aklımdan geçenleri..
    • ► Şubat (2)
    • ► Ocak (3)
  • ► 2010 (13)
    • ► Aralık (3)
    • ► Kasım (1)
    • ► Ekim (2)
    • ► Eylül (1)
    • ► Temmuz (1)
    • ► Mayıs (1)
    • ► Nisan (1)
    • ► Şubat (1)
    • ► Ocak (2)
  • ► 2009 (17)
    • ► Aralık (1)
    • ► Kasım (3)
    • ► Eylül (1)
    • ► Ağustos (2)
    • ► Temmuz (7)
    • ► Haziran (2)
    • ► Nisan (1)

...
Yoksa bir an için bile olsa,
Senin kalbinin yanında
Olmak için mi yaratılmış?
...


Başka Dünyalar..

  • Yirmi İki Eylül

Siluetler

Mahzen

İnsanın başkasına söyledikleri, kendi duymak istedikleridir. Yazdıkları, okumak istedikleridir. Sevmesi, sevilmeyi istediği biçimdedir. (Tezer Özlü)

Hiç aklımda yokken..

12 Mart 2011 Cumartesi



"Sen miydin o, yalnızlığım mıydı yoksa 
Kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi 
Dilimizde akşamdan kalma bir küfür"
Can Yücel





Anla, diyor. Gösteriyor. Hava aydınlanıyor yavaş yavaş, yataktan kalktığımı görüyorum, yine evden çıkıyorum düşünmeden. Şansını kaybetmeden, diyor, çünkü her şey için doğru bir zaman var. Öyle olması gerekiyormuş gibi, evden çıkacağım doğru zaman o olacakmış gibi.. çıkıyorum. Ve işte o gün, dönüyorum. Yine doğru zamanda biletimi alıyormuşçasına gazeteyi görüyor, okuyor, karar veriyorum. Düşünmeden, ne olacağı bilmeden yola çıkıyorum.

Merdivenleri hızlıca inerken hissettiğim soğuk kadar gerçek, birkaç adım sonraki rüzgar kadar acımasız bir iç çekişle tanışıyorum. Hayatımdaki her şey parçalanmış, diyorum, bazı parçalar kaybolmuş yada hiç var olmamış. Hava karanlık, yerler eriyen karla ıslak, gece sonsuz, gece.. Hafızamdan bazı anları seçip bir süre yalnızca onlar etrafında, içinde, uzağında yaşıyorum. Çünkü sen, diyor, devam etmiyor.

Anlıyorum, diyemiyorum. Anlasam da bilemiyorum. Doğru zaman hiç olmayacaksa düşüncesinden ne kadar kaçsam da defalarca tekrarlamaktan vazgeçmiyor. Öyle belli belirsiz dokunuyor ki hissetmiyor olmaktan korkuyorum. Her şey için doğru zaman vardır, bunu ben diyorum. Elimde gazete ve kahveyle merdivenleri çıkarken eski birkaç an bana eşlik ediyor. Yol karanlık, gece ilk defa bu kadar ağır gelmişti. Ben seçtim, diyorum, ben karar verdim buna. Yalnızca pişmanlık. Ve gece.. Ve yol, yine yol, bitmiyor.

Tweet

Gönderen fortunato zaman: 3/12/2011 01:33:00 ÖÖ    

0 yorum:

Yorum Gönder

Sonraki Kayıt Önceki Kayıt Ana Sayfa
Kaydol: Kayıt Yorumları (Atom)

Blog Design by Gisele Jaquenod

Work under CC License.

Creative Commons License